Phaeocedus braccatus

  1. Anasayfa
  2. Phaeocedus braccatus

Phaeocedus braccatus

Phaeocedus braccatus, "Yer Örümcekleri" olarak bilinen Gnaphosidae familyasına ait küçük ila orta büyüklükte bir örümcek türüdür. Bu familya, tipik olarak hızlı hareket eden, gece avlanan ve ipeksi yuvalar veya sığınaklar inşa eden türleri barındırır. Phaeocedus cinsi üyeleri, genellikle mat renkleri ve avlanma stratejileriyle karakterizedir.

Phaeocedus braccatus, Gnaphosidae familyasına ait zehirli bir örümcek türüdür. İlk olarak 1866 yılında L. Koch tarafından tanımlanmıştır. "Braccatus" tür adı Latince "braccatus" kelimesinden türemiş olup, "pantolonlu" veya "paçalı" anlamına gelir. Bu isim, muhtemelen örümceğin bacaklarındaki veya vücudundaki belirli bir renklenme ya da desenlenmeye atıfta bulunur.


Taksonomik Sınıflandırma ve Dağılım

Taksonomik Konum

Phaeocedus braccatus'un bilimsel sınıflandırması şu şekildedir:

  • Alem (Kingdom): Animalia (Hayvanlar)
  • Şube (Phylum): Arthropoda (Eklembacaklılar)
  • Sınıf (Class): Arachnida (Örümcekgiller)
  • Takım (Order): Araneae (Örümcekler)
  • Familya (Family): Gnaphosidae Pocock, 1898 (Yer Örümcekleri)
  • Cins (Genus): Phaeocedus Simon, 1893
  • Tür (Species): Phaeocedus braccatus (L. Koch, 1866)

Coğrafi Dağılım ve Türkiye'deki Durumu

Phaeocedus braccatus, Dünya Örümcek Kataloğu'na göre oldukça geniş bir Palearktik dağılıma sahiptir. Avrupa'dan (Batı ve Orta Avrupa, İsveç'e kadar kuzeye), Kafkasya'ya, Rusya'dan (Avrupa'dan Uzak Doğu'ya), İran'a, Kazakistan'a, Orta Asya'ya, Çin'e ve Japonya'ya kadar yayılış gösterir.

Türkiye'de bu türün varlığı bilimsel olarak kayıt altına alınmıştır ve bazı bölgelerde bulunur. Phaeocedus braccatus, Türkiye örümcek faunasına yeni kayıt olarak eklenmiştir ve özellikle İç Anadolu Bölgesi'nden (Erciyes Dağı-Kayseri) kayıtları mevcuttur.


Fiziksel Özellikler

  • Boyut: Phaeocedus braccatus küçük ila orta büyüklükte bir örümcektir. Spesifik boyut bilgileri genel kaynaklarda yaygın olarak belirtilmemiştir, ancak Phaeocedus cinsi üyeleri genellikle birkaç milimetre uzunluğundadır.
  • Gövde Yapısı ve Renk: Bu türün genel morfolojisi ve renklenmesi Gnaphosidae familyasının diğer üyelerine benzerdir.
  • Genel Görünüm: Vücut genellikle mat koyu kahverengi, siyahımsı veya gri tonlardadır. Adına atıfta bulunarak, bacaklarda veya vücut üzerinde belirgin renk veya desen farklılıkları görülebilir. Vücut yüzeyi seyrek tüylüdür.
  • Karapaks (Prosoma / Baş-Göğüs Kısmı): Genellikle karın ile benzer koyu renklerde, tekdüze ve mat bir görünüme sahiptir.
  • Bacaklar: Karapaks ile benzer koyu renklerde olabilir, genellikle halkasızdır. Gnaphosidae familyasının tipik güçlü ve hızlı hareket etmeye uygun bacak yapısına sahiptirler.
  • Karın (Opisthosoma): Oval şekilli olup, genellikle desensiz veya çok hafif desenlidir. Ön örü memeleri (anterior spinnerets) silindirik ve belirgindir, bu da Gnaphosidae familyasının tipik bir özelliğidir.
  • Ayırt Edici Özellikler: Kesin teşhis, özellikle erkek palpal organlarının ve dişi epigyne yapısının detaylı mikroskopik incelenmesiyle belirlenir. Bu genital yapılar, türü diğer Phaeocedus türlerinden ayıran temel özelliklerdir.
  • Ahmet Taşçı – Yaban Hayatı Bilimcisi'nin görüşleri: "Phaeocedus braccatus, Avrupa'dan Doğu Asya'ya kadar geniş bir dağılıma sahip, genellikle koyu renkli bir yer örümceği türüdür. Türkiye'de de yayılış gösterir. Hızlı hareket eder ve gece avlanır, genellikle taşların altında, yaprak çürükleri arasında veya az bitkili alanlarda gizlenirler. Zehirleri insanlar için tehlikeli değildir; ısırıkları genellikle lokal ve hafif semptomlara neden olur ve ekosistemdeki böcek popülasyonlarının doğal kontrolünde önemli bir rol oynarlar."

Yaşam Biçimi ve Habitat

  • Yaşam Tarzı: Phaeocedus braccatus, diğer Gnaphosidae üyeleri gibi aktif ve gececil avcılardır. Ağ örmezler; bunun yerine geceleyin aktif olarak avlarını arar ve kovalayarak yakalarlar. Gündüzleri genellikle taşların altında, yaprak çürükleri arasında, toprak çatlaklarında veya ipekten sığınaklarda gizlenirler.
  • Avlanma Davranışı: Küçük böcekleri ve diğer omurgasızları avlarlar. Hızlı hareket edebilme yetenekleri, avlarını etkili bir şekilde yakalamalarına olanak tanır.
  • Üreme: Üreme döngüsü diğer örümceklerinkine benzerdir. Dişiler, yumurtalarını genellikle bir ipek keseye sarar ve bu keseyi sığınaklarında korurlar. Ergin bireylere genellikle Haziran'dan Eylül'e kadar rastlanabilir.
  • Habitat Tercihi: Bu tür, genellikle kuru, sıcak ve açık veya az bitkili alanları tercih eder. Özellikle kireçtaşı otlaklarında, seyrek bitki örtüsüne sahip alanlarda veya taşların altında bulunurlar. Ayrıca kuru fundalık alanlarda ve kıyı şeridindeki çakıllı bölgelerde de görülebilirler.
  • Kireçtaşı otlakları
  • Seyrek bitki örtüsüne sahip alanlar
  • Taşlık ve kayalık bölgeler
  • Kuru fundalıklar
  • Kıyısal çakıllı araziler
  • Orman içlerindeki açık alanlar

Zehir ve Tıbbi Önem

  • Zehirli Olup Olmadığı: Evet, tüm gerçek örümcekler gibi Phaeocedus braccatus da zehirlidir. Zehirleri, avlarını felç etmek ve sindirmek için kullanılır.
  • İnsanlar İçin Tehlikesi: Gnaphosidae familyasının genel olarak insanlar için tıbbi önemi olmayan türleri içerdiği kabul edilir. Phaeocedus braccatus'un zehri insanlar için ciddi bir tehdit oluşturmaz. Isırık olasılığı düşüktür çünkü genellikle insanlardan kaçınma eğilimindedirler ve tehdit altında hissetmedikçe ısırmazlar. Çeneleri insan derisini delebilecek kadar güçlü olsa da, zehirleri insanlar üzerinde ciddi bir etki yaratmaz. Bir ısırık olsa dahi, insan üzerinde hafif kaşıntı, kızarıklık veya lokal ağrı dışında herhangi bir toksik ya da alerjik etki yarattığı belgelenmemiştir. Zehirleri, bal arısı sokması veya sivrisinek ısırığı gibi çok hafif lokal reaksiyonlara neden olabilir.
  • Ahmet Taşçı – Yaban Hayatı Bilimcisi'nin görüşleri: "Gnaphosidae familyasındaki diğer türler gibi, Phaeocedus braccatus da insan sağlığı için bir tehdit oluşturmaz. Zehirleri, avladıkları küçük böcekler üzerinde etkilidir ve ekosistemdeki böcek popülasyonlarının kontrolünde önemli bir rol oynarlar. Yanlışlıkla ısırılma durumunda bile, semptomlar genellikle hafif ve geçicidir ve nadiren ciddi tıbbi müdahale gerektiren bir durum söz konusu olmaz. Bu örümcekler, biyoçeşitliliğin ve ekolojik dengenin önemli birer parçasıdır."
  • Isırık Durumunda Beklenen Etkiler: Çok nadir bir ısırık durumunda, arı sokmasına benzer, geçici bir kaşıntı, kızarıklık ve lokal ağrı görülebilir. Belirtiler genellikle birkaç saat içinde iyileşir.
  • Tedavi Prosedürü (İlk Yardım): Özel bir tedavi gerektirmez. Isırık bölgesi sabunlu suyla temizlenerek soğuk kompres uygulanabilir. Gerekirse ağrı kesici alınabilir. Belirtiler 24 saatten fazla sürer veya kötüleşirse bir sağlık profesyoneline danışılması önerilir.

Bilgi ve Araştırma: Ahmet Taşçı – Yaban Hayatı Bilimcisi

Kaynaklar

0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış...

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir. Giriş yap