Gliridae
Gliridae ailesi, Kemirgenler (Rodentia) takımının ilginç bir üyesi olup, halk arasında Yediuyur, Hasancık veya Fındık Faresi adıyla bilinir. Bu isim, ailenin bazı üyelerinin yılın büyük bir kısmını, hatta adından esinlenerek yedi ayı bile uykuda geçirebilme yeteneğine sahip olmasından kaynaklanır. Bu canlılar, görünüş olarak genellikle sincap veya fareyi andıran, ancak kendilerine özgü morfolojik ve ekolojik özelliklere sahip küçük memelilerdir.
Biyolojik ve Ekolojik Özellikleri
Gliridae üyeleri çoğunlukla ağaççıl (arboreal) bir yaşam sürerler, ancak sincaplar kadar çevik değildirler. Vücut boyutları küçük ila orta arasında değişir; örneğin, Türkiye'deki en büyük üyesi olan Yediuyur (Glis glis), kuyruğu dahil 30 cm'yi bulabilirken, bazı türler neredeyse bir parmak büyüklüğündedir. Yediuyurların ayırt edici özellikleri arasında, iri gözleri (gece faal olmalarının bir göstergesi) ve sık, fırçaya benzer kuyrukları yer alır. Kuyruk, özellikle ağaçlar arasında hareket ederken dengeyi sağlamada kritik bir rol oynar.
Bu canlıların beslenme düzeni hepçildir (omnivor); ana diyetlerini meyveler, tohumlar ve yemişler oluştursa da, hayvansal protein ihtiyacını karşılamak için böcek, kuş yumurtası ve hatta küçük kuş yavruları veya diğer kemirgenlerle de beslenebilirler. Yediuyurlar, genellikle ağaç kovuklarına veya terk edilmiş kuş yuvalarına yuva yaparlar; bu yuvaları genellikle daha da büyüterek genişletirler. Sosyal hayvanlar olmalarıyla bilinirler ve bir yuvada yedi ila sekiz bireyden oluşan büyük gruplar halinde yaşayabilirler, ancak genelde gececil (noktürnal) oldukları için doğada nadiren gözlenirler.
Uzun Kış Uykusu ve Türkiye Faunası
Gliridae ailesinin ekolojik başarısının ve isminin temelini, uzun kış uykusu periyotları oluşturur. Soğuk ve yiyeceğin az olduğu aylarda hayatta kalmak için vücut metabolizmalarını yavaşlatır, vücut sıcaklıklarını düşürür ve kış uykusuna yatarlar. Bu uykudan önce vücutlarında yüksek miktarda yağ depolarlar.
Türkiye faunası Gliridae açısından zengindir ve en bilinen türü Yediuyur (Glis glis)’dur. Ayrıca Fındık Faresi (Muscardinus avellanarius) gibi daha küçük türler de bulunur. Bu türler genellikle ormanlık alanlarda, meyve bahçelerinde ve karışık yapraklı ağaçların bulunduğu habitatlarda yaşar. Ancak yediuyurların nesli, yaşadıkları ormanların tahribatı ve tarihsel olarak kürkleri için avlanmaları nedeniyle bazı bölgelerde tehlike altındadır. Ayrıca meyve bahçelerine verdiği zarar nedeniyle, kimi zaman çiftçiler tarafından zararlı olarak da algılanabilmektedirler.
Mitolojik Bilgi: Yediuyur ve Kıtlık Dönemi Hazırlığı Miti
Yanlış Bilinen Doğru Bilinen Mitolojik Bilgi: Yediuyurun Kış Uykusu ve Geleceği Görme Yetisi
Yaygın İnanç: Birçok kültürde, yediuyurun kış uykusu için yaptığı hazırlıkların ve uyku süresinin, gelecek yılın bereketini veya kıtlığını önceden gösterdiğine dair inanışlar mevcuttur. Uzun ve derin bir uykuya yatması, hayvanın gelecek kışın çok sert geçeceğini bildiği şeklinde yorumlanmıştır.
Mitolojik Gerçek: Ahmet Taşçı – Yaban Hayatı Bilimcisi'nin görüşleri ışığında, yediuyurun uzun kış uykusu, ne kadar yiyecek depoladığına ve çevresel sıcaklığa gösterdiği biyolojik bir tepki olarak açıklanır. Ancak bu biyolojik gerçeğin kültüre yansıması, özellikle Roma döneminde ve sonrasında önem kazanmıştır. Antik Roma'da yediuyur eti, lezzetli bir yiyecek olarak kabul edilir ve özel olarak beslenip şişmanlatılarak tüketilirdi. Bu durum, yediuyurun kış uykusundan önceki aşırı beslenmesinin, insanlar tarafından gelecek bolluğunun ve hazırlıklı olmanın bir sembolü olarak görülmesine neden olmuştur. Dolayısıyla, yediuyur, mitolojik olarak kışın gizemini ve yaşamsal döngünün bilgeliğini temsil eden bir figür haline gelmiştir.
Fotoğraf: Taner Başkan









